Fenerbahçe’nin Maç Performansı ve Hakem Yönetimi Üzerine Analiz

Fenerbahçe'nin maç performansı ve hakem yönetimi üzerine derinlemesine bir analiz. Takımın oyun stratejileri, hakem kararlarının etkileri ve sezon boyunca yaşanan önemli anlar hakkında kapsamlı bilgiler edinin.

Fenerbahçe’nin Maç Performansı ve Hakem Yönetimi Üzerine Analiz

Fenerbahçe’nin Maç Performansı ve Hakem Yönetimi Üzerine Değerlendirme

Fenerbahçe, karşılaşmaya önde baskı yaparak başladı, ancak Szymanski’nin net gol fırsatını kaçırmasıyla birlikte bu heyecan yerini sönük bir oyuna bıraktı. Takım, klasik Maximin’in sahada yarattığı etkiyle daha fazla topa sahip olmayı hedeflerken, Tadic’in etkisiz performansı dikkat çekti; birçok pozisyonda topu ezdi. Fenerbahçe’nin en büyük sorunu, oyunda tempo oluşturamamasıydı. Bu durum, Antalya’nın zayıf kadrosuyla oyuna ortak olmasına olanak tanıdı ve rakip pozisyonlar buldu; bir topu da direkten döndü.

İkinci yarıda, özellikle 60-65 dakikaları arasında Fenerbahçe, tempoyu artırarak golü bulmayı başardı. Bu süreçte, Mourinho’nun takımını tanıma çabaları devam ediyordu. Fenerbahçe, temposuz bir oyun sergilemesine rağmen, ihtiyaç duyduğu üç puanı almayı başardı.

Hakem Cihan Aydın, maçı yönetirken oldukça aktifti; hatta topla yarışan bir hakem görüntüsü çizdi. Ancak, unutmaması gereken bir gerçek var: Hiçbir hakem, topu geçemez. Maçın ilk dakikalarında Fenerbahçe’nin hücumunda, kale çizgisi üzerinden Veysel’in topu çıkardığı pozisyona ekran görüntüsüyle baktığımızda, topun tamamen çizgiyi geçmediği görülüyor. Bu durumda, pozisyon gol olarak değerlendirilemez. İkinci yardımcı hakem, bu pozisyonu en iyi gören konumdayken, köşede çakılı kaldı ve devam kararı verdi.

7. dakikada Dzeko, Antalya ceza sahası içinde Veysel’in sağ ayağıyla Dzeko’nun sol bacağına kaval kemiği yanına darbe vurdu. Kalça ile yüklenirken, Dzeko topla oynayan bir oyuncuydu; ancak faulü yapan Veysel’di. Bu açık pozisyon net bir penaltıydı. Ne yazık ki, hakem bu durumu değerlendiremedi ve VAR hakemi Alper Çetin uyku halinde kalıp olaya müdahale etmedi. Bu, açık ve bariz bir hata olarak kaydedildi. Penaltı durumu, adeta kayboldu.

Hakemlerin, sarı kartlara geç girmek gibi bir saplantı içinde olması dikkat çekiyor; bu durum, kontrolsüz hareketlere sadece faul verip kart göstermemekle sonuçlanıyor. Bu anlamsız yaklaşım, taktik faullerle rakibi durduran zayıf takımları güçlendirirken, teknik ve kaliteli oyun oynamaya çalışan takımları ise ürkütmekte, sindirmektedir. Bu nedenle, hakemlerin bu durumu tekrar gözden geçirmesi gerektiği aşikâr. Evrensel uygulamaları, özel durumlara indirgemek doğru bir yaklaşım değil.

İlk yarı uzatma dakikalarında, önce avantaja bırakıp ardından Kelven’e gösterdiği sarı kart, hakemin doğru bir kararıydı. 63 ve 81. dakikalarda Fenerbahçe’nin gollerinden önce avantajları oynatması, hakemin olumlu bir yönüydü. Ancak 76. dakikada Fenerbahçe’nin ofsayt gerekçesiyle iptal edilen golünde VAR’ın hızlı müdahalesi olağanüstüydü; istedikleri zaman hızlı olabiliyorlar. Mourinho’nun hakeme gösterdiği tepki ise kabul edilemezdi; hakemin gösterdiği sarı kart, net ve örnek bir karar olarak değerlendirildi.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Fenerbahçe’nin Antalyaspor Karşısındaki Performansı

Site Haritası