Maçta dakikalar 20’yi gösterirken, kenardaki Şenol Güneş’in yüzündeki ifade çok şey anlatıyordu. O anda kendisine ‘Hocam, bu maçta kim kötü, kimi kenara almak istersiniz?’ diye bir soru sorulsaydı, muhtemelen ‘Uğurcan Çakır hariç herkes çıkabilir!’ yanıtını alırdık. Zira Hatayspor’un golünden sonra, oyun disiplininden kopan ve telaşlanan bir Trabzonspor izledik sahada.
Üstelik Trabzonspor’un tam 11 eksiği vardı; buna rağmen en iyi kadrosuyla Hatayspor karşısındaydılar.
Maça kötü başlamadılar aslında… Ancak futbolun istatistikleri bazen çok şey ifade ederken, bazen de hiçbir anlam taşımaz!
İşte size bu durumun bir örneği: 0,11 gol beklentisi olan Hatayspor, kaleyi bulan ilk şutta öne geçti. Trabzonspor’un yediği gole baktığımda, büyük bir takımın böyle bir gol yememesi gerektiğini düşünüyorum! Lider oyuncu olarak transfer edilen Lundstram’a yenilen golde dikkatlice bakıldığında, Görkem topa vururken sırtını dönmüş! Böyle bir pozisyon alınabilir mi?
Trabzonspor, kötü oyununa rağmen ilk yarıda beraberliği, hatta öne geçmeyi sağlayacak pozisyonları da yakaladı.
30’da Banza’nın kafa şutunu Erce mükemmel bir şekilde çıkardı.
40’ta Bardhi, adeta boş kaleye topu gönderemedi.
Draguş maça iyi başladı ama dağınık bir oyuncu! Banza önde çok pres yaptı. Vişça ise oyuna akıl koydu.
Maç boyunca Eren Elmalı ve Malheiro’nun hücuma katkı sağladığını göremedik.
Takımın en verimsiz oyuncusu ise Beşiktaş maçından sonra büyük bir düşüş yaşayan Okay Yokuşlu’ydu.
Şenol hoca, ikinci yarıya başlarken Okay’ı kenara alıp, Muhammed Cham’ı sahaya sürdü. Trabzonspor, ikinci yarıya adeta golle başladı. Bardhi’nin kullandığı kornerde Draguş, topu Banza’ya indirdi.
Banza, Trabzonspor’un beraberlik golüne imza attı.
Şenol Güneş geldikten sonra daha fazla pozisyona giren, daha hızlı oynayan ve önde çoğalan bir Trabzonspor izlemeye başladık.
Rıza Çalımbay, Aboubakar’ı tekrar futbola döndürecek gibi görünüyor. Dün Aboubakar, çok istekliydi ve zaman zaman Trabzonspor savunmasına zor anlar yaşattı.
Kullandığı harika serbest vuruş ise Uğurcan tarafından müthiş bir şekilde çıkarıldı.
Trabzonspor, golü bulduktan sonra çok daha istekli bir futbol oynamaya başladı.
İlk yarıda Bardhi’nin şutunu çizgiden çıkaran Kilama, ikinci yarıda da çok kritik müdahaleler yaptı.
Hatayspor’da Görkem Sağlam’ı çok beğendim; etkili şutlar atıyor ve fırsatçı bir oyuncu.
Güzel bir gol de attı.
Trabzonspor, son bölümde oyunu rakip kaleye yıktı.
Şenol Güneş’ten Orsic ve Umut Güneş hamleleri geldi.
Trabzonspor’un ocak ayında oyuncu kalitesini artırması şart. Bu takımla hedefe yürümek oldukça zor!
Trabzonspor, 10 eksikle gittiği Hatay deplasmanında oyuna büyük bir istekle başladı, ancak Hatayspor, kendi sahasında kabul ettiği oyunda ilk defa 14. dakikada rakip kaleye gitti ve ceza alanına girmeden golü buldu.
Aboubakar, 9 kişilik Trabzonsporlu oyuncu grubunun arasından Görkem’in önüne al da at dercesine topu bıraktı ve Görkem de golü attı. Trabzonspor’da savunma kalabalık ama etkisiz bir görüntü sergiliyordu.
Kanatlardan ya da kornerden Banza’ya yapılacak ortalar ile gol arayışları sürüyordu. Nitekim ikinci yarının başında kornerden gelen topta Banza ile beraberlik golü geldi.
Ancak tempo düşük, basit top kayıpları çok fazlaydı.
Süre alan oyuncular bu fırsatları değerlendirmekten uzak kaldı. Zevksiz ve keyifsiz geçen bir maç oldu; her iki taraf da özellikle ikinci yarıda çok fazla pas hatası yaptı. Bu oyunun karşılığı, beraberlikten başka olamazdı.
Hakem Kadir Sağlam, ilk yarıda temposuz oyuna ayak uydurdu.
Tuhaf fauller yarattı. 44. dakikada Hatay penaltı bekledi; kornerden gelen topta Malheiro’nun eli doğal konumda ve kapalıydı, dolayısıyla penaltı olmaz.
Pozisyona sözlü itirazda bulunan Görkem’e sarı kart verilmesi doğruydu. Kontrolsüz girişleri dolayısıyla Lundstram ve Serdar’a verilen sarı kartlar da isabetliydi.
Kamil Ahmet’in itirazına sarı kart çıkması ise sınırları zorluyordu. Bu davranışa kırmızı çıkarsa kimse hayır demez.
Faul beklediği pozisyonda faul yok; bu nasıl bir tepki? Hakemi dövecek misin? Hakem, basit temaslara fauller çaldı; bazı faulleri ise pas geçince futbol bilgisi hakkında oyuncuların güvenini sarstı.
FIFA kokartı taşıyan bir hakem olduğu için beni de düşündürdü.
En çarpıcı örnek; 80. dakikada Hatayspor lehine verdiği faul ve frikik komediye dönüşmüştü.
Devamında son vuruşu yapan Görkem’in golü ofsayt nedeniyle iptal edildi; bu karar doğruydu. Eğer bu gol ofsayt olmasaydı, hakemin uydurduğu frikik çok konuşulurdu.
Bu maçta bu kadar sarı kart çıkıyorsa, hakemin yönetim anlayışını bir kez daha gözden geçirmesi gerektiği aşikâr.
Trabzonspor, geçen hafta aldığı 3 puanın morali ile Hatay deplasmanına çıktı. Hedef, oradan alınacak galibiyetle seri yakalamak ve milli takım arasındaki sakat oyuncularından bir kısmının dönmesiyle üst sıraları zorlamak gibi görünüyordu.
Ancak ilk yarıda oyun, organizasyon, üretkenlik ve kalite açısından yoktu; sahada öyle bir oyuncu topluluğu vardı ki ilk 30 dakikada Trabzonspor, rakibine bir tane bile faul yapmadı.
Çıkan ilk 11’de iki adet 6 numara ile oynamak doğru değildi; nitekim devre arası bu ısrarından vazgeçen Şenol hoca, buraya yönelik ofansif bir hamle ile orta saha dengesini sağladı.
İşin enteresan yönü, her sene en çok orta saha bölgesine oyuncu alınıp, nasıl oluyorsa ortasahasız oynanabiliyor. Bu da ayrı bir konu.
Yeni transfer Cham, daha fazla takım içinde sorumluluk almalıdır.
İkinci yarıda daha fazla hücuma çıkan ve öne geçen bir görüntü sergileyen Trabzonspor, top rakipteyken önlem almada sıkıntılar yaşıyordu; geniş alanda oynadıklarından çok geçiş hücumları yediler.
Trabzonspor’un en büyük hatası, sezon başında transfer mimarisindeki yaptığı yanlışlardı. Bu kadar iyi olmasa bile Hatayspor gibi ligin en zayıf takımlarından birine karşı, ne olursa olsun sahadan 3 puan ile ayrılması gerekiyordu.